21 Nisan 2010 Çarşamba

Erkan Can


1 Kasım 1958 Bursa doğumlu Erkan Can, 1975 yılında Bursa Devlet Tiyatrosu'Ahmet Vefik Paşa sahnesine giderek tiyatro hayatına başladı.1985 yılında İstanbul Belediye Konservatuvarı Tiyatro bölümüne girdi ve 1990 yılında oradan mezun oldu. Televizyonla tanışması Mahallenin Muhtarları adlı diziyle oldu. Büyük bir hayran kitlesi oluşmasına neden olacak filmi ise 1998 yılında basşrolünü oynadığı "Gemide" adlı film oldu. Bu filmle 35.Antalya Film Şenliğinde "en iyi erkek oyuncu" ödülünü aldı. Aynı filmle yine en iyi erkek oyuncu dalında 1999 yılında Ankara Film Festivali'nde ve Orhan Arıburnu Ödülleri'nde aldı.
Son zamanlarda Kapalıçarşı adlı Tv dizisinde izlediğimiz Erkan Can'ı bu hafta gösterime girecek olan Siyah Beyaz adlı filmde izleyeceğiz.


Filmleri:

* 2009 Siyah Beyaz
* 2008 Kara Köpekler Havlarken
* 2007 Takva - Muharrem
* 2006 Kader - İrfan
* 2005 Pamuk Prenses 2 (kısa film) - Serdar
* 2005 O Şimdi Mahkum - Kazım
* 2005 Anlat İstanbul - Darbukacı
* 2004 Yazı Tura - Firuz
* 2001 Vizontele - Mela Hüseyin
* 2000 Dar Alanda Kısa Paslaşmalar - Suat
* 1998 Gemide - Kaptan
* 1998 Bana Old and Wise'ı Çal (kısa film) - Oguz
* 1995 Sokaktaki Adam
* 1986 Davacı - Seyyar Satıcı

Dizileri:

* 2009 Kapalıçarşı
* 2008 Düğün Şarkıcısı -Kudret
* 2007 Bıçak Sırtı -Numan
* 2006 Fırtına - Oflu Hoca
* 2005 Kapıları Açmak - Suphi Yilmaz
* 2002 Azad
* 1993 Yalancı - Hulusi
* 1992 Mahallenin Muhtarları - Temel
* 1989 Gençler

Ödülleri:

* 1998

-(35.Antalya Film Festivali) En İyi Erkek Oyuncu Altın Portakal Ödülü Gemide

* 1999

-(10.Orhan Arıburnu Ödülleri) En İyi Erkek Oyuncu Gemide
-(11.Ankara Film Festivali) En İyi Erkek Oyuncu Gemide

* 2004

-(SİYAD Ödülleri) En İyi Yardımcı Erkek Oyuncu Yazı-Tura

* 2006

-(43.Antalya Altın Portakal Film Festivali) En İyi Erkek Oyuncu Takva
-(28.SİYAD Türk Sinema Ödülleri) En İyi Erkek Oyuncu Takva

* 2007

-(26.İstanbul Film Festivali) En İyi Erkek Oyuncu Takva
-(12.Nürnberg Türkiye/Almanya Film Festivali) En İyi Erkek Oyuncu Takva
-(1.Asya Pasifik Sinema Ödülleri) En İyi Erkek Oyuncu Takva
-(13.Cinema Tut Ecan Geneva) En İyi Erkek Oyuncu

20 Nisan 2010 Salı

Yeşim Ustaoğlu


18 Kasım 1960 Sarıkamış-Kars doğumlu Yeşim Ustaoğlu, öğrenimi Mimarlık bölümünde yaptı. Mastırını restarasyon alanında yaparken, bir taraftan da muhabir olarak çalıştı.

İFSAK'ın dergisine yazılar yazan Yeşim USTAOĞLU, sürekli film izledi ve en sonunda film çekmeye karar verdi. İlk kısa metraj filmi olan "Bir Anı Yakalamak" ile 1984 yılında İFSAK Kısa Film Yarışmasında ödül aldı. ikinci kısa filmi "Magnafantagna" ile Oberhausen ve Chicago film festivallerine katıldı. "Düet" 1991 yılında Yunus Nadi Kısa Film Yarışması'nda birincilik ödülü aldı. 1992 yılında Hotel isimli kısa filmi yönetti. Hotel, 14. Akdeniz Montpellier Festivali Büyük Ödülü alarak aynı yıl büyük ilgi topladı.
1994 yılında yaptığı ilk uzun metraj filmi "İz" ile 14. Uluslararası İstanbul Film Festivali'nde En İyi Türk Filmi Ödülü aldı. "İz", Moskova ve Gotenburg gibi festivallerde de gösterildi.
Ama Yeşim Ustaoğlu'nun büyük ölçekte başarı elde eden ve uluslararası alanda asıl tanınmasını sağlayan ise ikinci uzun metraj filmi "Güneşe Yolculuk" oldu. Bu filmle Berlin Film Festivali'nde yarıştı ve Mavi Melek ödülünü ve Barış Ödülü'nü aldı. En İyi Film, En İyi Yönetmen, FIPRESCI Ödülü ve Seyirci Ödülü'nü alarak, İstanbul Festival'inde hemen hemen bütün ödülleri aldı.
2004 yılında Bulutları Beklerken'i çekti ve Bulutları Beklerken'i çekerken çekim sürecini Sırtlarındaki Hayat adlı belgeselle anlattı.
Filmlerinde hep bir yolculuk ve arayış hikayesini anlatan Yeşim Ustaoğlu, son filmi yine bir yolculuk hikayesi olan Pandora'nın Kutusu dur.

Ödüller

-11. Orhan Arıburnu Ödülleri, 2000, Güneşe Yolculuk, Mahmut Tali Öngören Jüri Özel Ödülü
-18. İstanbul Film Festivali, 1999, Güneşe Yolculuk, En İyi Türk Yönetmen
-11. Ankara Film Festivali, 1999, Güneşe Yolculuk, En İyi Yönetmen
-11. Ankara Film Festivali, 1999, Güneşe Yolculuk, Onat Kutlar En İyi Senaryo Yazarı
-23. İstanbul Film Festivali, 2004, Bulutları Beklerken, Jüri Özel Ödülü
-14. İstanbul Film Festivali, 1995, İz, En İyi Film
-56. San Sebastian Film Festivali 2008 Pandora'nın Kutusu, En İyi Film
-Uluslararası Fajr Film Festivalinde ‘Kristal Simurg Jüri Özel Ödülü Pandora'nın Kutusu
-9. Boston Turk Film ve Muzik Festivali, 2010, Pandora'nin Kutusu, En İyi Film

Filmleri:

Yönetmen olarak

* Bir Anı Yakalamak 1988
* Magnafantagna 1989
* Düet 1990
* Otel 1992
* İz 1994
* Güneşe Yolculuk 1998
* Bulutları Beklerken 2003
* Sırtlarındaki Hayat 2004 (Belgesel)
* Pandoranın Kutusu 2008

Senarist olarak

* Otel 1992
* Güneşe Yolculuk 1998
* Bulutları Beklerken 2003


***Picture by Saydan Aksit

13 Nisan 2010 Salı

Kara Köpekler Havlarken


Genelde kısa metrajlı filmler çeken Mehmet Bahadır ER'in, daha önce kimse tarafından ne olduğu,ne anlattığı, neden çekildiği anlaşılamamış "No Ofsayt" filminden sonra ki uzun metrajlı filmi "Kara Köpekler Havlarken"
Filmin açılış sahnesi, "Başka Semtin Çocukları" nı andırsa da, hatta aşırıldığı düşünülse de, Kara Köpekler Havlarken, aslında çok daha önce çekilmiş ve bitirilmiş bir film.
Film, gökdelenlerin olduğu bir kentin hemen yanıbaşındaki gecekondu insanlarının yaşam mücadelesini anlatırken, aynı zamanda bir belgesel tadı veriyor. Minimal ama etkileyici müzikleri, çekim teknikleri, Volga Sorgu'nun etkili oyunculuğu göz dolduruyor.

Aynı zamanda 21. Ankara Uluslararası Film Festivali'nden “SİYAD En İyi Film”, Seçici Kurul Özel Ödülü, Umut Veren Yeni Erkek Oyuncu Cemal Toktaş, En İyi Yardımcı Erkek Oyuncu Volga Sorgu ödüllerini almıştır.
Gelelim filmin konusuna;

Mahallenin iki afilli delikanlısı; Güvercinci Selim (Cemal Toktaş) ve Çaça Celal(Volga Sorgu), gökdelenlerin hemen yanında dar gelirli insanların yaşadığı bir mahallede oturup, yolun öteki tarafındaki lüks semtlerde Usta (Erkan Can) dedikleri birisinin hesabına otoparkçılık yaparlar. Selim sevdiği kız Ayşe (Ayfer Dönmez) ile evlilik planları yapıyordur. Çaça'yla en büyük hayalleri ise kendilerine ait bir otoparka sahip olmaktır. Selim’in sürekli gittiği güvercinciler lokalinden abileri Mehmet (Murat Daltaban)’in bir alışveriş merkezinin güvenlik ihalesini beraber alma teklifini kabul ederler. İşini elinden almak istedikleri güvenlik müdürü Sait ( Ergun Kuyucu ) durumu öğrenince Selim ve Çaça'nın hayatları birkaç gün içinde baş edemeyecekleri kadar hızlı değişir.

Yönetmen : Mehmet Bahadır Er Maryna Gorbach
Senaryo : Mehmet Bahadır Er
Görüntü Yönetmeni : Sviatoslav Bulakovskyi
Yapım : 2009, Türkiye , 88 dk.
Oyuncular: Cemal Toktaş ,Volga Sorgu Tekinoğlu, Ayfer Dönmez , Erkan Can , Murat Daltaban , Mehmet Usta , Ergun Kuyucu


kara köpekler havlarken
Yükleyen karakirmizi. - Film ve TV kanalındaki diÄ�er videolara göz atın

5 Nisan 2010 Pazartesi

Deliler Evi


Andrei Konchalovsky'nin bir akşam haberleri izlerken, izlediği bir haberden etkilenerek senaryosunu yazmaya başladığı filmin baş karakteri Janna'yı da kendisine sürekli telefon edip hayat hikayesini anlatan bir kadından esinlenerek yaratmıştır.
Hassas bir konu alan Çeçen-Rus savaşını anlatan filmi tarafsız bir gözle anlatmaya çalışmış ve bunu da başardığını Venedik Film Festivali'nde aldığı Büyük Juri ödülüyle kanıtlamıştır.

Filmin müziklerini Eduard Artemyev yapmış olsa da Bryan Adams'ta şarkıları ve görüntüsüyle boy gösteriyor.

Inguş sınırında bir psikiyatri kliğinde tedavi gören hastaların tek eğlencesi, hastanenin karşısındaki tren istasyonundan geçen trenleri seyretmektir. Dış dünyadaki savaştan yalıtılmış halde küçük dünyalarında ve yuvaları olarak gördükleri hastanede yaşamaktadırlar.

Bir akşam her zaman izledikleri tren geçmez. Ertesi sabah uyandıklarında hastane personelinin de olmadığını görürler, bir kısmı paniğe kapılsa da, bir kısmı özgür olduklarını düşünüp kaçmaya çalışırlar. Dışardan gelen bomba sesleri, kaçmalarına engel olur. Dışarda süren bu savaşa karşı artık yapayalnızdırlar
Yaklaşan Rus birliklerinden kaçan Çeçen savaşçılar, hastaneyi işgal ederler ve ortalık iyice karışır.

Vaktini akordiyon çalarak geçirmekte olan Janna ise Bryan Adams'ın nişanlısı olduğunu, onu hep bekleyeceğini söylese de, askerlerden birinden hoşlanır ve onunla gitmek ister. Çeçenler gitmek zorunda kalır ve Janna'yı ardında bırakırlar. Janna akordiyonunu tekrar Bryan için çalmaya başlar.

Oyuncular :Yuliya Vysotskaya (Zhanna) , Yevgeni Mironov (Memur) , Sultan Islamov (Ahmed) , Stanislav Varkki (Ali) , Yelena Fomina (Lucy) , Marina Politsejmako (Vika) , Rasmi Dzhabrailov (Makhmud) , Vladimir Fyodorov (Karlusha) , Bryan Adams (Kendisi)

Mantı



Hemen hemen herkes gençlik iksirinin peşinde koşar. Gençleşmek için türlü maddeler, şifalı bitkiler arar. Kimisi de ameliyat masasına yatar. Gençleşmek ve güzelleşmek için her şeyi göze alır mısınız?

Mai Teyze, ünlü bir mantıcıdır. Mantılarının özelliği insanın genç kalmasını sağlamaktır. Eski bir televizyon yıldızı olan Qing, Mai Teyze'nin mantılarının şöhretini duymuş olup, kocasını genç sevgilisine kaptırmamak için, mantıların tadına bakmaya karar verir. Ama bu mantı bilinen mantılardan değildir. Qing, önce mantıların sırrının peşine düşse de, mantının içindekinin Qing'in kaybetme korkusu zirveye ulaşması yüzünden, Qing için önemli hale gelmez

Yönetmen: Fruit Chan
Görüntü Yönetmeni: Christopher Doyle
Senaryo: Lilian Lee
Oyuncular: Ling Bai, Tony Leung Ka Fai, Pauline Lau, Meme Tian, Miriam Yeung Chin Wah, Miki Yeung
Yapım: 2004, HongKong

2 Nisan 2010 Cuma

Montgomery Clift



Broadway'de sahne alırken uzun süre film tekliflerini geri çeviren Montgomery Clift 1947 yılında Fred Zinneman'ın çevirdiği Arayış filmiyle sinemaya başladı ve Arayış filmindeki rolüyle Oskar'a aday gösterildi. Rollerine kattığı, sorunlu, duygusal genç tipiyle sinemanın aranan oyuncusu oldu.
Howard Hawks'ın 1948; Kanlı Nehir, George Stevens'ın A Place in the Sun 'ı (1951;İnsanlık Suçu), Alfred Hitchcock'un 1952; İtiraf Ediyorum, gene Zinnemann'ın From Here to Eternity'si )1953; İnsanlar Yaşadıkça) oyunculuk yeteneğini gösterdiği filmlerdi.
Fırtınalı bir özel hayatı olan Clift hakkında çıkan alkol ve uyuşturucu düşkünlüüğüne ilgili söylentiler Hayat Ağacı adlı filminin çekimlerine giderken geçirdiği trafik kazası nedeniyle arttı. Parçalanan yüzü estetikle düzeltilmeye çalışılmasına rağmen eski bakışlarını yitirdi ve orta yaşlı erkek rollerinde oynamaya başladı. Setlerde dikkatini toplamakta zorluk çekmesine rağmen gayet başarılı oyunculuklar çıkardı.

The misfitsde kendisi gibi yaralı bir ruh olan marilyn monroe ile, a place in the sunda elizabeth taylor ile, from here to eternityde frank sinatra ile oynadı. hatta frank sinatra'nın onun hakkında "bu adamı izlersem birşeyler öğreneceğimi biliyordum." diye de bir lafı vardır.
En son büyük rolü, judgement at nuremberg olmuştu; alkol ve uyuşturucu nedeniyle yitip gitmişti monty ve repliklerini hatırlayamıyordu; yönetmen stanley kramer en sonunda, “sadece senaryoda içinde bulunduğun durumu düşün ve aklına ne geliyorsa onu söyle” diyebilmişti. son büyük rolüydü bu film ve de ona en son oscar adaylığını getirmişti.
1946 yılında ise bu duyarlı oyuncu, titrek ama parlayan yıldız kalp krizi geçirerek hayata gözlerini yumdu.