26 Mayıs 2010 Çarşamba

Soraya'yı Taşlamak


Bütün dünya bilmeli Soraya'nın hikayesini filmin başında da Zahra'nın dediği gibi. Bütün dünya bilmeli ve öğrenmeli, İran'da ve bir çok ülkede yaşanan kahredici trajediyi.
Kitaptan uyarlanmış film olan Soraya'yı Taşlamak yaşanan olayların gerçekliği nedeniyle eleştiri yapmak hayli güç. Din alet edilerek bağnaz bir şekilde kadının toplumda yeri olmadığını, "koca karısını ihanetle suçluyorsa kadın kendisinin suçsuz olduğunu ispatlamak zorunda eğer kadın kocasını suçluyorsa bahsettiği suçu ispatlamak zorundadır" diyerek iyice kadını yok saydığını, kadının sözlerinin dinlenmediğini anlatır ki, böyle birşey kabul edilemez.

Filmi seyrederken, bir sürü şey gözlerimin önünden geçti.Siirt'teki olaylar, namus davaları, töre adı altında işlenen cinayetler, kadının diri diri toprağa gömülmesi gibi. Bir zamanlar "İran'da yaşamak istiyorum" diyenlerin ve hala İran'da yaşamak istiyorum diyenler varsa mutlaka görmesi gereken bir film.
Her ne kadar farklı ülkede geçiyorsa da film, bir insanlıık trajedisi anlatılıyorsa da, anlatılmak istenen kadının toplumdaki yeri ve kadının hala tanınmıyor oluşudur.

Freidoune arabası bozulduğu için durduğu küçük bir köyde Zahra ile tanışır.

Daha doğrusu, gazeteci olduğunu anlayan Zahra, onunla konuşabilmek için ısrarla peşine takılır. Yeğeni Soraya bir gün önce aynı köyde yaşadığı insanlar tarafından vahşice katledilmiştir. Ölmeden önce yeğenine söz veren Zahra, bunun köyün sırlarının arasına gömülmemesi için elinden geleni yapmaya kararlıdır.

Tek umudu da bu gazetecinin elindedir, dinlemeli ve bu küçücük köyün büyük günahını tüm dünyaya anlatmalıdır.


Yönetmen: Cyrus Nowrasteh
Oyuncular: Shohreh Aghdashloo,Mozhan Marnò,James Caviezel,Navid Negahban,Vida Ghahremani

Hiç yorum yok: